Turkish Journal of Geriatrics 2007 , Cilt 10, Sayı 1
PROTEİN OKSİDASYONUNUN MEKANİZMASI, ÖNEMİ VE YAŞLILIKLA İLİŞKİSİ
Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Tıbbi Biyokimya/Merkez Laboratuvarı ANKARA Reaktif oksijen türlerinin birçok fizyolojik ve patolojik süreçte rol oynadığı bilinmektedir. Reaktif oksijen türleri direk ya da indirek olarak protein, lipid, DNA ve karbohidrat gibi biyomoleküllerin hasarlanmasına yol açabilirler. Proteinler oksidatif hasarın majör hedefleri olarak tanımlanmaktadır. İyonize radyasyon, metal iyon-katalizli reaksiyonlar, fotokimyasal prosesler ve enzim katalizli redoks reaksiyonları tarafından oluşturulan reaktif oksijen türleri ile proteinlerin reaksiyonu sonucu protein oksidasyonu oluşmaktadır. Amino asit yan zincirlerinin hidroksil veya karbonil derivelerine modifikasyonu, protein-protein çapraz bağlarının oluşumu ve polipeptid zincirlerinin fragmantasyonu proteinlerin oksidatif reaksiyonlarının muhtemel sonuçlarıdır. Bunlar arasında protein karbonil grubu içeriği genel bir indikatördür ve protein oksidasyonunun en yaygın kullanılan belirtecidir.

Son yıllarda yaşlanma ile ilgili araştırmalarda da reaktif oksijen türleri üzerinde durulmakta ve yaşlanma sürecinde önemli rol oynadığı ileri sürülmektedir. Proteinlerin aktif oksijen türleri aracılığıyla hasarlanmasına örnek olarak yaşlanma sırasında görülen bazı anahtar metabolik enzimlerin oksidatif inaktivasyonu verilebilir. Ayrıca oksidatif olarak modifiye olan proteinlerin inflamatuar hastalıklar, aterosklerozis, nörolojik hastalıklar, iskemi-reperfüzyon hasarı ve karsinogenezisi içeren farklı patolojik şartlarda biriktiği bilinmektedir. Anahtar Kelimeler : Protein oksidasyonu, Reaktif oksijen türleri, Yaşlanma