Gereç ve Yöntem: Çalışma AO 31-A tipi intertrokanterik kırığı olan 136 hastayı içermektedir. Kırık öncesi ambulatuvar olmayan hastalar önceden çalışmanın dışında bırakıldı. 31-A1 tipi kırığı olan 78 hastanın 40‘ı bipolar hemiartroplasti (BHA), 33‘ü proksimal femoral çivileme (PFN) ile ve 5'i dinamik kalça çivisi (DHS) ile tedavi edildi. 31-A2 tipi kırığı olan 40 hastanın 24'ü BHA ile, 7'si PFN ile, 5'i DHS ile ve 4'ü deÄŸiÅŸik plak-vida sistemleri ile tedavi edildi. 31-A3 tipi kırığı olan 18 hastanın 2'si BHA, 15'i PFN ve 1'i plak-vida sistemi kullanılarak tedavi edildi. Son karşılaÅŸtırmaya yalnızca BHA (ortanca yaÅŸları 80.61, 68 ile 98 arasında) ve PFN (ortanca yaÅŸları 77,59, 58 ile 94 arasında) kullanılarak ameliyat edilen ve cerrahi sonrası en az 1 yıllık kontrolü bulunan hastalar alındı.
Bulgular: Perioperatif toplam kan kaybı (cerrahi sırasındaki kan kaybı ile cerrahi sonrası drenajdan gelen kanın toplamı) PFN ile tedavi edilen hastalarda anlamlı olarak daha azdı (590'a karşı 390 ml). Ameliyata kadar geçen süre (4,1'e karşı 3,9 gün), postoperatif yük verme süresi (2'ye karşı 2 gün) ve mortalite değerleri (%16,66'ya karşı %18,18) BHA ve PFN arasında farklı değildi. Total komplikasyon yüzdesi (%22,4'e karşı %28,2) BHA de daha düşük, ameliyat süresi (52,8'e karşı 82,5 dakika), cerrahi öncesi günlük aktivite düzeyine dönüş süresi (6,2'ye karşı 8,5 hafta), Harris skoru (85,8'e karşı 81,3) ve Postel Merle D'Aubigne (PMA) skoru (14,1'e karşı 12,2) BHA için anlamlı olarak daha iyi idi.
Sonuç: Hemiartroplasti uygulanan hastalarda perioperatif kan kaybının anlamlı olarak daha fazla olmasına rağmen postoperatif mortalite hızı daha yüksek değildir. Buna karşın hemiartroplasti ile komplikasyon yüzdeleri daha düşük, işlevsel sonuçlar daha iyi olduğu için ambulatuvar yaşlı hastaların intertrokanterik kırıklarının tedavisinde güvenle ilk tedavi seçeneği olabilir.
Anahtar Kelimeler : İntertrokanterik Kırıklar; Geriatri; Hemiartroplasti; Proksimal Femur Çivisi